Vitamin ve mineral değerlerindeki düşüş

Yediğimiz besinlerden aldığımız vitamin, mineral değerleri %75 den fazla düşmüş durumda. Üstelik kullanılan ilaçlar ile bırakın faydayı zarar da görmeye başladık. Bu durumda hızla kötüleşiyor ve bir çözüm düşünen de yok maalesef.

Bu değerlerin düşmesindeki temel sebepler: Çevre kirliliği, Hızlı büyüme, Uzun depolama, Verimsiz topraklar.

Gıda Mühendisi Handan Doğan, “Yapılan çok sayıda araştırmada genel olarak meyve ve sebzelerin besin içeriklerinin özellikle son 25 yılda neredeyse yarı yarıya, son 50 yılda ise yüzde 75 oranında azaldığı görülüyor” diyen Doğan ekliyor:

“Bu demek oluyor ki aslında; 50 yıl önce yetişen 1 meyve ve sebzenin besin değerini alabilmek için şu an yaklaşık 3-5 katını yememiz gerekiyor. Örneğin yetişkin bir insanın günlük C vitamini ihtiyacı 90 mg civarındadır. 50 yıl önce 1 portakal ile bu oran karşılanabiliyordu. Şu an bir portakaldaki C vitamini oranı yarı yarıya düşerek 40-50 mg civarına indi ve günde 2-3 portakal tüketmek gerekiyor.”

Besin maddeleri ve vitaminlerin yiyeceklerdeki miktarları, çeşitli etkenlere bağlı olarak değişebilir.

Bu olası etkenler arasında şunlar yer alır:

Toprak Değerlerinin Azalması: Bitkiler, büyümek için topraktan gerekli besin maddelerini alır. Eğer toprak yetersiz besin içeriyorsa, bitkiler de yeterli besin alamaz ve sonuç olarak yiyeceklerin besin değeri düşebilir.

Tarım Pratikleri: Modern tarım teknikleri, hızlı büyüme ve yüksek verim elde etmeyi amaçlar. Kullanılan gübreler, kimyasal maddeler ve sulama yöntemleri, bitkilerin besin alımını ve içeriğini etkileyebilir.

Nakliye ve Depolama Süreçleri: Hasat sonrası uzun süreli nakliye ve depolama, bazı besin maddelerinin kaybına neden olabilir.

Genetik Değişiklikler: Bitkilerin genetik yapısının değiştirilmesi, besin içeriğini etkileyebilir.

Çevresel Etkiler: İklim değişiklikleri, hava kirliliği gibi çevresel faktörler, bitkilerin büyüme ve besin alımını etkileyebilir.

Beslenme Alışkanlıkları: Bireylerin beslenme tercihleri, yiyecek tüketimini ve bu doğrultuda alınan besin miktarını etkiler. Dengesiz beslenme, belirli besin maddelerinin eksikliğine yol açabilir.

Aşağıdaki tablo, 2002 yılına ait durumu gösteriyor. Günümüzde ise bu durumun daha da kötüleşmiş olabileceği tahmin edilebilir.

Modern tarım uygulamaları, hızlı büyüme ve yüksek verim elde etmeyi amaçlar. Bu hedeflere ulaşmak için kullanılan gübreler, kimyasal maddeler ve sulama yöntemleri, bitkilerin besin alımını ve içeriğini etkileyebilir.

Toprak verimliliği düşüşü, bitkilerin gerekli besinleri almasını zorlaştırabilir. Modern tarım teknikleri, hızlı büyümenin teşvik edilmesine rağmen toprak kalitesini azaltabilir ve besin içeriğini düşürebilir.

Kimyasal gübre kullanımı, bitkilerin büyümesini hızlandırmak için yaygın olarak tercih edilir. Fakat aşırı kullanım veya dengesiz kullanım, bitkilerin bazı besin maddelerini almasını engelleyebilir veya diğer besin maddeleriyle rekabet edebilir.

Zirai ilaçlar, zararlı organizmaların kontrol altına alınmasında kullanılır ve zaman zaman istenmeyen yan etkilere yol açabilir. Bu ilaçlar bitkilerin besin alımını etkileyebilir ve sonuç olarak besin içeriğini değiştirebilir.

Genetik değişikliklere uğratılmış organizmalar (GDO’lar), bazı durumlarda bitkilerin besin içeriğini etkileyebilir. Örneğin, GDO’lu bitkiler belirli vitaminleri veya mineralleri daha düşük oranlarda içerebilir.

Sulama yöntemleri, bitkilerin su ve besin maddelerini almasını etkileyebilir. Uygun olmayan sulama uygulamaları, bitkilerin besin alımını olumsuz yönde etkileyebilir.

Kyani ise bu ürünleri besin değerlerinin düşüş göstermediği özel topraklardan elde ediyor. Besin değerleri bağımsız labaratuvarlarda ölçülüyor ve denetleniyor.

Yiyeceklerden elde edemediğiniz bu vitamin ve mineralleri kyani welness üçgeni ile tam olarak alabilirsiniz. Detaylı bilgi ve sipariş için ürünü ziyaret edebilirsiniz.